22 Ocak 2013 Salı

Mucize Bebeğime


Canım kızım…
Seni ve bizi sana anlatmak için çıktım bu yola. İstersen sana neden Kar Tanem dediğimle başlayayım.
Sen benim mucize bebeğimsin.  Neden mi? Sana hamile kalmadan önce doktora kontrole gittiğimde doktorum bana bende her iki yumurtalıkta da çikolata kisti olduğunu ve kesinlikle çocuğum olamayacağını söyledi. Ameliyat olmam gerekiyordu ve Ağustos ayı için gün alındı. Sanırım Haziranda ben tekrar doktora gittim ve hamile olduğumu öğrendim. Doktor çok şaşırdı ve düşük riskimin olduğunu söyledi. Her hafta kontrole gidecektim. Yalan değil ilk zamanlar her an düşük olabilir diye bekledim. Olsun diye değil ama. Bir hafta sonra gittiğimde bir de ikizin olduğunu öğrendik. Doktor yine hayretler içinde… Ama onun büyümeyebileceğini de belitti. Öyle de oldu. O yok olurken, seni besledi. Hamileliğim yaşımın ileri olmasından mıdır nedir, zaman zaman ağır geçti. Çünkü idrar yolları iltihabıyla başlayıp, dönemin bütün moda griplerini geçirdim. Sonuncusunda 10 iğne…
7 Mart 2011, Pazartesi, saat 10:30’da dünyaya gözlerini açtın. Cumartesi doktorumuza son kontrole gittiğimde, “pazartesi bebeği artık alalım Arzu” dedi. “Tamam” dedim. İki gün sonra doğacaktın, ertesi gün de seni alıp evimize gelecektik ve hayatımıza kaldığımız yerden bir fazla devam edecektik ama ÖYLE OLMADI.
Ben, anneannen ve baban o sabah erkenden hastaneye gitmek için yola çıktık. Meğer o gün son 7 yılın en soğuk günüymüş. Resmen tipi var. Kar, kış, kıyamet…
Odamın penceresinden dışarıyı seyrettim. Eğer bir hastane odasında olmasam saatlerce seyredebilirdim. En sevdiğim manzaradır kış manzarası. Sen böyle bir günde doğdun. Küçük bir kar tanesi.. Eşsiz, benzersiz, özel…
Sen doğduktan 1 saat sonra ben derin acılarla kıvranırken seni yanıma getirdiler. Allahım sanki bir çift kırmızı gül yaprağı dudakların… Gözlerin kapalı ama olmayan kaşların tıpkı şimdi bize kızdığın zamanlarda yaptığın gibi çatık. Seni emzirmeye çalıştım. Biraz emdikten sonra bıraktın. Yorgunluğuna verdik. Sonra tekrar ve tekrar. Her seferinde daha az emdin. Ve bir süre sonra hiç emmez oldun. Hemşirelerin giydirdiği eldivenlerini çıkardığımda tırnaklarının morarmış olduğunu gördüm. Biraz endişelendim ama kontrole gelen doktor her seferinde “bebeğin gayet iyi annesi” deyip gidiyordu.
Bu, gece 3’e kadar devam etti. Bir hemşire fark etti hastalığını hemen seni aldılar ağlata ağlata serum taktılar. Babanı çağırdım. Bebek yoğun bakım bölümü olan başka bir hastaneye gitmen gerekiyordu. İnanılmaz bir tipi var. Ambulansla giderken, küçük bir kaza bile atlattınız. Ve seni benden ayırdılar. Tam 18 gün…
Ertesi gün oranın doktorunu seni sormak için aradığımda hemşire doktorun bir müdahalede olduğunu cevap veremeyeceğini söyledi. Arkadan bir bebeğin ağlama sesleri…
Meğer o bebek senmişsin. Seni bağırta bağırta acilen göğsünü delerek tüp takmaları gerekmiş. O gün seni görmeye gittiğimizde orada ölebilirdim. Her yanından tüpler kablolar geçiyordu, zor nefes alıyordun. Meğer anne karnında zatürre mikrobu kapmışsın. Doktor Allahtan ümit kesilmez diyor. Ben ümitsiz, çaresiz…
Ama sen güçlüydün. İlk birkaç gün durumunda bir değişiklik olmadı. Çaresizce yanına gelip sana bakıp ağlaya ağlaya dönüyordum. Bomboş akan sütlerimi biriktirmek bile beyhude geliyordu. Sonra bir gün hemşire benden süt istedi. Artık damardan değil biberonla besleyeceklerdi seni ve ben her gün poşet poşet sana süt getirdim. Bir gün seni yine ziyarete geldiğimde hemşire göğsümü açmamı seni kucağıma vereceğini söyledi. İnanamadım, dünyalar benim oldu.Daha da güzeli göğsüme verir vermez senin memeye saldırışın. Hem ağlıyorum. Hem emziriyorum. Diğer göğsümden sütler yerlere akıyor. Gözyaşım süte, sütüm gözyaşına karışıyor ve sen emiyorsun. Mucize gibi…
Her geçen gün daha güçleniyorsun. Hatta benim odaya girdiğimi çıktığımı hissedip ona göre tepkiler veriyorsun. Küvözü ayaklarınla çıkmak istercesine tepiyorsun. Hemşireler şikayet etmeye başlıyorlar ve bir iki gün daha kalman gerekirken, seninle 18 gün sonra aynı yatağı paylaşıyoruz. O gün bugündür…

5 yorum:

  1. Merhaba kartanem:)
    Ne kadar hisli yazmışsın,ne kadar hissettim,allah o tatlı kartanesini size bağışlasın ve sağlıkla büyüsün..
    sevgiler

    YanıtlaSil
  2. Teşekkürler bahar
    Sanırım o günleri hatırladığımda halen yaşıyor gibi olmamdan...

    YanıtlaSil
  3. Ben de çok duygulandım..
    Bir kaçgünlükken kucağımdan alıp yoğun bakıma yatırdılar...
    çok zordu...anneliğin zorlu yollarına hemencecik girivermiştik...çok güzel yazmışsınız kartanesi çok şanslı...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler. bu zorluklar belki sonrasını daha kolaylaştırıyor. Allah kimseye yaşatmasın. başına gelen ancak bu acıları anlayabilir. sevgiler

      Sil